29 Ekim 2014 Çarşamba

Özet Üç Silahşörler - Alexandre Dumas



Hikaye, Paris, Meung Kasabası, Londra, evde ve şatoda geçiyor.

Hikayenin tüm Kahramanları,
  • D'Artagnan
  • Athos
  • Porthos
  • Aramis
  • Bay de Treville
  • Kardinal Richelieu
  • Jussac
  • Bay Bonacieux
  • Bayan Bonacieux
  • Kral XIII. Louis
  • Kraliçe Anne
  • Buckingham Dükü
  • Kont Rochefort
  • Grimaud
  • Planchet
  • Mousqueton
  • Bazin
Günlerden bir gün D'Artagnan Paris'e silahşör olmak için Gaskonya'dan yola çıkmış. Yolu çok uzunmuş. Bir kaç gün sonra ilerlerken önüne bir köy çıkmış. Köyde bir gün kaldıktan sora yoluna devam edecekmiş. Köye vardığında onu gören herkes gülüyormuş. Çünkü giysileri çok komikmiş. Yolda ilerlerken önüne bir adam çıkmış. Adamın yüzünde bir kesik varmış.

Yoluna bir adam daha çıkmış. D'Artagnan'ın sabrı taşmış ve "Yeter ama herkes önüme çıkıyor artık dayanamam çekin kılıcınızı!" diye bağırmış. Önündeki adamın kılıcı yokmuş ama hizmetçilerini çağırmış ve hizmetçiler ellerine bir sopa alıp gelmişler ve D'Artagnan'ı atından düşürmüşler ve D'Artagnan'ın canı çok acımış. D'Artagnan iyileşince tekrar yoluna koyulmuş ve bir gün sonra Parise ulaşmış. 

Bay de Treville'yi bulup onunla konuşmuş. Çıkışta da Athos, Porthos ve Aramis'e çarpmış ve üçü de D'Artagnanı düelloya davet etmiş ve D'Artagnan hepsini kabul etmiş. D'Artagnan ilk düelloda hepsini bir arada görünce ve tam o sırada Kardinal Richelieu'nun adamları gelince de dördü birlikte onlara saldırmışlar. Diğerleri de D'Artagnan'ın ne kadar iyi dövüştüğünü görmüşler.

Yarın da Bay de Treville onu kralın yanına götürmüş. Kral da D'Artagnan'ın çok iyi dövüştüğünü duymuş ve onun bir silahşör olabileceğini söylemiş. Kral artık D'Artagnan'a silahşörlük eğitimi verecekmiş. Arkadaşları da D'Artagnan'a bir ev tutmuşlar. D'Artagnan evine biraz yemek, yatak, koltuk, gibi eşyalar almış ve kendisine de bir uşak tutmuş uşağın adı da Planchet'miş ve uykusu geldiği için de uyumuş.

Uyanınca da alt kattaki kişilerin konuşmasını duymak için solona bir delik açtı. Deliği açtıktan sonra, dışarı çıkıp arkadaşlarının yanına gitti. O sırada Kraliçe Anne'nin yanına Dük geldi. Dük, kraliçeye aşıktı ve kraliçe bunu biliyordu. Kraliçe o yüzden Dük'ün gitmesini istedi ve düke bir gerdanlık verdi. Dük de çok sevindi.

Bu bilgiyi öğrenen Kardinal Richelieu hemen krala iletti ve krala daha sinsice anlattı. En sonunda da krala şöyle dedi: "Bence sizin kraliçeyi bir baloya davet etmeniz gerek." Kral da bu öneriyi akıllıca buldu. Kardinal Richelieu da Kont Rochefort'u casus olarak gönderdi. O sırada D'Artagnan Bayan Bonacieux ile konuşuyordu ve Kraliçenin gerdanlığı geri istediğini anlattı.

D'Artagnan bu haberi arkadaşlarına iletti. Bunun üzerine dördü de yola koyuldular. Kendilerine bir planlama yapmışlardı ve Londra'ya gideceklerdi. Atlarına atlayıp yola koyuldular. İlk duraklama yerleri bir bardı. Barda bir gün kalacaklardı ama bu mümkün olmadı. Çünkü, içeride tuzaklar vardı. Bu tuzakları Richelieu'nun kurduğunu düşündüler. Tuzaklar insanlardı ve bir kişi ile savaşmaya başladılar.

Portos'u orada bıraktılar ve yollarına devam ettiler. Diğer durakları da boş bir kumluk alandı. Kumluk alanda tuzaklar vardı ve neredeyse tuzaklardan birine yakalanıyorlardı. Tam çıkışa yaklaşmışlardı ki üstlerine bir adam atladı ve saldırmaya başladı. Orada Aramis'i bırakıp yollarına devam ettiler. Atos ve D'Artagnan çok acıkmışlardı ve yemek yemek için bir barda tekrar durdular. Yemeklerini bitirdikten sonra, garsona beş altın verip gittiler.

Gemiye binmeye çok yaklaşmışlardı ki üstlerine ateş açıldı ve Atos'u da orada bırakıp D'Artagnan yoluna devam etti. Gemiye binmek için bir adamın kartını aldı ve gemiye bindi. Gemide tuzak olacağını düşündü ama yoktu. O yüzden mutlu mutlu Londra'ya gitti. Londra'da Dük'ten gerdanlığı alıp öğlen gemisine bindi ve tekrar yola çıktı. Kaptan ona çok iyi bakıyordu, çünkü dük D'Artagnan'a bakması için kaptanı görevlendirmişti.

Geriye dönerken hiçbir engel görmeden üç gün içinde tekrar Paris'e geldi ve hemen gerdanlığı kraliçeye iletti. Bir saat sonra balo başlayacaktı ve herkes çok heyecanlıydı. Balo başlayınca kral ile kraliçenin dans ettiğini gördüler. Kraliçe'nin gerdanlığı taktığını gören Kardnal Richelieu çok sinirlenmişti ve hızlıca balodan çıktı.

D'Artagnan ve arkadaşları yaşasın aşk diye bağırdılar.





.-.-.-.-.-.   S   O   N   .-.-.-.-.-.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder